STEM Nedir?

İçerik Tablosu

İnsanlık tarihinde günümüze kadar toplamda 3 büyük dönüm noktası bulunuyor. Çok öncelerde avcı ve göçebe olarak hayatını sürdüren ilk insanlar, toprağı işlemeyi keşfettikten sonra yerleşik yaşama geçiyor ve böylece tarım devrimi başlamış oluyor. Tarım devrimi sayesinde insan yalnızca doğayı tüketen bir varlık olmaktan çıkıyor ve üretmeye başlıyor. Tarım devrimi, bugün medeniyet kavramı olarak ifade ettiğimiz şeyin de oluşmasını sağlıyor. Şehirlerin ortaya çıkmasıyla insan, üretimi daha verimli hale getirmenin yollarını arıyor ve bunun sonucunda da endüstri devrimi gerçekleşiyor. Endüstri devrimi ve makineleşme, üretimi artırıyor ve hızlandırıyor. Bu iki dönüm noktası, insanlara daha fazla keşfetme ve gelişim için fırsat veriyor. Sonucunda, bugün içinde yaşadığımız dünyanın oluşmasını sağlayan en önemli dönüm noktasına varılıyor: Bilimsel devrim!

Günümüzde artık, bilgi ve inovatiflik güç sahibi olmak ile neredeyse eşdeğer. Hem ülkelerin kalkınmaları hem de şirketlerin büyümeleri için bilgiyi üreten ve geliştiren tarafta olmaları artık bir şart olmuş durumda. Dolayısıyla bilimsel ve teknolojik ilerlemeler, en çok da gelişmekte olan ülkeler için en önemli hedefler arasında yer alıyor. Hem bilimde hem de teknolojide ilerlemek için de temel eğitimi bu yönde düzenlemek ve uzun vadeli hedefler koymak önemli. Çocukların ilköğretim çağından itibaren, hatta belki de okul öncesi dönemde de, bilim ve teknolojiyi de odak noktası yapan bir eğitim sisteminden geçmeleri gerekiyor. Öğrencilerin çağın bilimsel ve teknolojik yenilikleri ile paralel olacak şekilde eğitim almalarına imkan veren, onları geleceğe bugünden hazırlayan ve gelişmiş ülkelerde sıkça uygulanan bir eğitim modeli de STEM eğitimi. Peki, zaman geçtikçe tüm dünyaya yayılan STEM ne demek?

STEM Nedir?

Son yıllarda gittikçe popülerleşen ve ebeveynlerin olduğu kadar öğrencilerin de dikkatini çeken STEM ile ilgili olarak ilk sorulan soru, “Stem nedir?” sorusu oluyor. STEM bir eğitim modeli olduğu kadar bir yaşam tarzı olarak da görülüyor. Bu eğitim modeli hem  araştırmaya ve sorgulamaya hem de üretmeye ve inovasyona teşvik eden yöntemlerin bir araya geldiği uygulamalı bir model. Geçmişten bu yana süregelen ve ezbere dayalı olan eğitim-öğretim sistemini kökten bir şekilde değiştirmeyi hedefleyen STEM modeli, bilim ve teknolojiye ağırlık veren ülkeler tarafından yoğun bir şekilde uygulanıyor ve öğrenciler üzerindeki olumlu etkisi kanıtlanıyor. Bu model ile ilgili olarak en çok merak edilen bir diğer soru da, “STEM açılımı ne?” sorusu. STEM; Science (Fen Bilimleri), Technology (Teknoloji), Engineering (Mühendislik) ve Mathematics (Matematik) kelimelerinin bir akronimi olarak karşımıza çıkıyor. Bu 4 temel disiplinin baş harflerinin yan yana gelmesi ile oluşturulan STEM açılımı, ülkemizdeki bazı eğitim kurumlarında FeTeMM olarak da adlandırılıyor.

STEM kavramının tarihsel gelişiminde 1957, 2001 ve 2012 tarihleri karşımıza bir dönüm noktası olarak çıkıyor. Ruslar ilk defa 1957 yılında ilk uzay aracı olarak Sputnik-1’i uzaya gönderiyor ve bu durum o dönem Sovyetler Birliği olan devletin hem fen bilimleri ve teknolojide hem de mühendislik ve matematikte bütünleşik bir yaklaşım izlemenin ilk adımını attığını gösteriyor. Bundan tam bir yıl sonra 1958 yılında ise Amerika Birleşik Devletleri, Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesini (NASA) kuruyor ve eğitim-öğretim sistemlerinde bilim ve teknolojiye ağırlık vermeye başlıyor. Oldukça kısa bir süre sonra da, atılan bu adımlar meyvesini vermeye başlıyor. Bugün “STEM nedir?” sorusuna verdiğimiz cevap ise, 2001 tarihinde Prof. Dr. Judith RAMALEY tarafından ortaya atılıyor. STEM terimi ilk defa o zaman kullanılmış olsa da, disiplinler arası yaklaşımların tarihinin çok daha eskilere dayandığı açıkça görülüyor.

Fen bilimleri, teknoloji, mühendislik ve matematiğin bütünleşik bir bakış açısı ile ele alındığı STEM, okul öncesi çağdan başlıyor ve lisansüstüne kadar devam edebiliyor. Disiplinler arası ve uygulamalı bir yaklaşım olan bu model, gelişmiş ülkelerin eğitim alanında gerçekleştirdiği devrim niteliğindeki yeniliklerden belki de en önemlisi. Fen bilimleri, teknoloji, mühendislik ve matematik disiplinlerinin iç içe geçtiği bu model, matematik ve fen gibi bilim dallarının teorik alt yapısı ile mühendislik ve teknolojinin uygulamacı bakış açısını bir araya getiriyor. Böylece öğrenciler, geleceğin meslekleri olarak görülen ve görece yeni olan alanlar ve sektörlere yönelik  olarak daha hızlı bir şekilde hazırlık gerçekleştirmiş oluyor. Peki son yıllarda Türkiye’de de yayılan STEM eğitimi nasıl oluyor?

STEM Eğitimi

Değişen dünyada dijital alanda ve bilişim sektöründe daha fazla gelişime ihtiyaç duyulması, bu alanlarda çalışan ve üreten kişilere yönelik de giderek artan bir ihtiyacın oluşmasına sebep oluyor. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler de, bu küresel rüzgara ayak uydurabilmek ve sağlıklı bir şekilde rekabet edebilmek için, eğitim sistemlerini güncellemek zorunda kalıyor. STEM eğitimi, teorik eğitim ile uygulamayı bir araya getirerek farklı disiplinlere dokunan aktif öğrenme odaklı bir yaklaşım. Çoğunlukla uygulamalı ve pratik eğitime ağırlık veren STEM Eğitimi, aynı zamanda günlük problemlere yönelik de çözüm üretebilmeyi, yaratıcılığı geliştirmeyi ve analiz etmeye yatkın bir kafa yapısına sahip olmayı da kolaylaştırıyor. STEM eğitimi, temelde 4C becerileri olarak bilinen critical thinking (eleştirel düşünme), creativity (yaratıcılık), communination (iletişim) ve collaboration (iş birliği) becerilerini öğrencilere kazandırmayı amaçlıyor. Bu yenilikçi eğitim sistemi, aşağıdaki metotları kullanıyor:

  • Çözüm üretilmesi amaçlanan bir sorun oluşturulması
  • Sorunu gidermek için bir ürün veya buluş tasarlanması
  • Tasarımın teste tabi tutulması
  • Tasarımın sorunun çözümüne nasıl katkıda bulunduğunun incelenmesi
  • Değerlendirme
  • Değerlendirme sonucunun paylaşılması
  • Yeniden düşünme

Bu metotlar ile ilgili en önemli nokta ise, sorun çözüme ulaşmadı ise başa dönülerek aynı adımların izlenmeye devam edilmesi. Bir döngü olarak tasarlanan STEM eğitimi, hem zihni ve hayal gücünü hem de motor becerileri ve eleştirel düşünme özelliğini geliştiriyor. Elbette, STEM eğitiminin faydaları bunlarla sınırlı değil.

STEM Eğitiminin Faydaları

STEM modeli, zaman geçtikçe daha da ihtiyaç duyulan bir model haline geliyor. Eğitim alanında yürütülen araştırmalar, bir bilgiyi öğrenmek için yazılı ve sözlü yöntemler dışında deney ve uygulamanın da oldukça önemli olduğunu ortaya koyuyor. İş bir problemi çözmeye gelince, teorik bilginin yetersiz kaldığı görülüyor ve böylece STEM eğitimi uygulaması devreye giriyor. STEM eğitiminin faydaları sadece akademik eğitim ile sınırlı değil. Bu eğitim modeli aynı zamanda

  • Doğru soruları sorabilmeyi,
  • Cevaplar ile doğru yol alabilmeyi,
  • Aktif dinleyici olmayı,
  • Çözüm odaklı olabilmeyi,
  • Analiz yeteneğini,
  • Analitik düşünme özelliğini,
  • El becerisini,
  • Karmaşık sorunların altından kalkabilme gücünü de artırıyor.
  1. Yüzyılda başarılı ve mutlu olmak isteyen her insanın sahip olması gereken beceriler arasında yer alan bu yetenekleri geliştirmek, ülkelerin kalkınması için büyük önem taşıyor. İyi yetişmiş nitelikli bir iş gücüne sahip olmak için de ilköğretimden başlayarak kaliteli bir eğitim vermek gerekiyor. Öğrencilerin fen, teknoloji, mühendislik ve matematik alanlarında entegre ve kaliteli bir eğitim almasını sağlayan STEM eğitimi, böylece yalnızca bireylerin değil toplumun da gelişmesine katkı sağlıyor. Bu eğitim modeli, bilgiyi aktif bir şekilde kullanmayı sağlıyor. Yalnızca çocuklarda değil yetişkinlerde de zaman yönetimi ve planlama gibi yetenekleri artırmayı sağlayan STEM, her yaş grubuna uyarlanabiliyor.

STEM Projeleri

Okul öncesi çağdan itibaren her yaş grubundan öğrenci için kolaylıkla uygulanacak STEM projeleri bulunuyor. Proje kavramı, kişilere büyük ve kapsamlı çalışmaları çağrıştırsa da küçük çapta çalışmalar ve küçük gruplarla da STEM projeleri yürütmek mümkün. Ayrıca kavramın son yıllarda popülerleşmesi, STEM projeleri olarak satışa sunulan pek çok kit ve oyuncakla da karşılaşmamızı sağlıyor. Bir projenin bu kategoriye girebilmesi için ise çocuğu aktif olarak işin içinde tutabilmesi,  proje boyunca çocuğun karar alabilmesi ve ufak tasarımlar yapabilmesi gerekiyor. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından uygulanmış STEM proje örneklerinden bazıları şu şekilde:

  • Enerji Tasarruflu Sokak Lambası
  • Akıllı Çöp Kutusu
  • Deniz Temizleme Gemisi
  • Akıllı Çocuk Ateş Ölçer Cihazı
  • Ergopratik Sandalye
  • Sokak Hayvanları İçin Teknolojik Barınak
  • Atıkmatik Cihazı
  • Akıllı Kuş Evi

Bu örnekler içerisinde fen, teknoloji, mühendislik ve matematik alanlarından pek çok kazanım bulunduruyor. Örneğin, Akıllı Kuş Evi biyoloji ile kuşların ihtiyaçlarını tespit ediyor, matematiksel yöntemlerle gerekli ısı ve besin miktarını hesaplıyor, mühendislik bilgileri ile tasarım yapılıyor ve güneş paneli gibi teknolojik gelişmelerden faydalanıyor.

STEM Etkinlikleri

Teknoloji ve internet çağında bilgiye ulaşmak oldukça kolay olsa da, öğrencilerin bu bilgi ve becerileri gerçek hayatta kullanmaları için hala yeterince fırsat bulunmuyor. STEM etkinlikleri, yeni neslin üretken olmasına ve teorik bilgileri uygulamaya dökmelerine fırsat veriyor. Bu etkinlikler, okul öncesi çağdan başlayarak yüksek öğretim yıllarına kadar tüm dönemlerde rahatlıkla uygulanabiliyor. Pratikte değişiklik gösterseler de, teoride STEM etkinlikleri aşağıdaki adımlar ekseninde dönüyor:

  1. Sorun belirleme ve analiz,
  2. Çözüm önerileri ve seçimi,
  3. Örnek çalışma tasarımı,
  4. Ürünün veya çalışmanın etkili iletişim teknikleri ile paylaşımı,
  5. Değerlendirme ve fikir alışverişi.

STEM etkinlikleri, bu beş adımın atılması ve gerekirse başa dönülmesi ile bir çember halini alıyor. Bu teknik, çeşitli projeler ve malzemeler ile her yaş grubuna rahatlıkla uyarlanabiliyor.

Okul Öncesi STEM Etkinlikleri

Küçük çocukları okul öncesi STEM etkinlikleri ile tanıştırmak, onlara büyük bir avantaj sunuyor. Erken yaşta bu yeteneklerini geliştiren çocuklar, akademik eğitimlerinde de daha başarılı oluyor. Kavram içerisinde bulunan fen, teknoloji, mühendislik ve matematik gibi alanlar, okul öncesi STEM etkinliklerinde en basit halleri ile çocuklara sunuluyor. Legoları kullanarak köprü inşa etmek, hayvanların yaşamlarındaki algoritmaları hesaplamak, şekilleri keşfetmek ve öğrenmek gibi etkinlikler, farklı alanlara giriş yapmayı kolaylaştırıyor. Okul öncesi STEM etkinlikleri, çocukların beceri ve ilgi alanlarını erken yaşta keşfetmelerine olanak veriyor.

BÜMED MEÇ Okullarında STEM Eğitimi

Boğaziçi Üniversitesi Mezunları Derneği tarafından kurulan BÜMED MEÇ Okullarında STEM eğitimi uygulamaları, müfredatı ve eğitim sistemini zenginleştirecek şekilde kullanılıyor. Bilişim teknolojileri ağırlıklı STEM uygulamaları, çocukların küçük yaştan itibaren araştıran ve sorgulayan bireyler olmalarına imkan veriyor. Hem yüz yüze eğitimde hem de uzaktan eğitimde uygulamalı olarak kullanılan bu model, pedagojik olarak özel bir şekilde tasarlanıyor. Anaokulundan itibaren yaş gruplarına ve eğitim düzeylerine göre özenle tasarlanan STEM etkinlikleri, Z kuşağının bilişsel ve algoritmik düşünme yeteneklerini artırıyor. Kodlama, robotik ve programlama dili gibi konularda çalışmaları kapsayan uygulamalar dışında, BÜMED MEÇ Okullarında Dijital Vatandaşlık dersleri de bulunuyor ve bu dersler aşağıdaki başlıklar üzerinden ilerliyor:

  • Djital iletişim
  • Dijital sorumluluklarımız
  • Doğru ve güvenilir bilgiye ulaşma
  • Dijital etik – Fikir sahipliğine saygı
  • Teknolojinin üretim odaklı kullanılması